Vize trafiği dolayısıyla iki gündür doğru dürüst bir yazı girebilmiş değilim bloga. Blogu açtığımdan beri günde en az bir yazı okutturabilmeyi istediğimden dolayı bir şekilde zaman ayırıp yazı yazıyordum ancak vize blog falan dinlemiyor haliyle. Pek bir aksaklık olmamıştı şimdiye kadar, bu ufak arayı anlayışla karşılayacağınızı umuyorum. Değinmek isteyip yazamadığım birkaç konu var elbette, önümüzdeki günlerde kapatacağız inşallah arayı.Emre Çolak Galatasaray altyapısının son aylarda en çok dikkat çeken oyuncusu konumunda. Cafercan Aksu, İrfan Başaran gibi alt yaş kategorileri içinde kalburüstü diyebilebileceğimiz oyun kurucularını A takıma vermeyi başaramayan Galatasaray altyapısı zincirlerini Emre Çolak'la kırabilir. Gerçekten çok etkileyici bir performans sergiliyor, hem ligde hem de milli takımda. Oyun liderliği, top tekniği muazzam. Belki daha önceki örneklerde de bu yetenekler vardı ama Emre Çolak'ta daha farklı bir özellik var. O da oyunun içinde olması ve karar verme ve basit oynama konusunda çok daha becerikli bir oyuncu olması.
Bu görüntüler geçtiğiimiz haftasonu Galatasaray-İBB PAF Ligi maçından. Emre Çolak farkını hemen belli ediyor zaten. Top sürüşü, oyunu okuyuşu, pasları oldukça etkileyici. Onu canlı izleme fırsatını bulan arkadaşlarım son yıllarda Galatasaray altyapısından yetişen en iyi iki-üç oyuncudan biri olacağını söylüyor. -Ben de Emre'yi canlı izlemek için Florya'ya uğramak niyetindeyim aslında- Semih Kaya ve Cem Sultan gibi hem fizik hem de teknik olarak üst düzeyde tutunacak yeteneğe sahip iki wonderkid'in daha bu PAF takımda yer aldığını düşününce Galatasaray'ın üst düzey oyuncu yetiştirme anlamında oldukça verimli bir kaç yıl geçireceğini söylemek yanlış olmaz sanıyorum.
2005'te Dünya Şampiyonasında müthiş bir performans ortaya koyan Efsane U17 takımının iskeleti de Galatasaray altyapısındandı ancak o oyuncular beklenen patlamayı yapamamışlardı. Daha hızlı, daha güçlü, daha yeteneklileri geliyor bana göre 91'lilerle beraber. "İkinci Altın Jenerasyon" başarılı olabilecek mi, bekleyip göreceğiz. ..
Buradaki en büyük problem daha önce de bahsettiğin gibi yığılan kiralık oyuncular olur sanırım.Bu jenerasyonu harcamamak lazım.
Bir de aynı yaş dönemine yakın bir Emre Köroğlu olması lazımdı. Uğur bey onunla ilgili bir bilginiz var mı?
Emre Köroğlu belli başlı yetenekleri olan ama üst düzeyde tutunacak fizik güce sahip olmayan, kırılgan oyuncularımızdan biriydi. Yine de iyi bir sol ayaktır Emre Köroğlu, alt liglerdeki takımların üstünde durması gerekir.
Tepecik Belediyespor'a bonservisiyle gitti Emre. Oynayıp oynamadığı hakkında ise bilgim yok...
Henüz 18 kişilik kadroya bile girememiş.
Bilgi için teşekkürler. Anladığım kadarıyla Cafercan gibi E Köroğlu'da fiziksel özellikler konusunda noksanları olan bir futbolcu. Bir Şencan Kırıkkaya vardı bir kaç sene evvel çok umut bağlanmıştı da sonra tutunamayıp İzmir'de bir takıma (hangi takım hatırlayamadım) bonservisi ile gitmişti. O aklıma geldi Emre Köroğlu ile ilgili yazdıklarını görünce.
ikinci yarı baslarken yaptıkları olay müthiş gerçekten.geretes de yaptırırdı bunu karsı alanda baskıyı hemen kurabılmek ıcın